KAZA MI? İHMAL Mİ?
Konuğum Endüstri Mühendisi ve İş Güvenliği Uzmanı Sn. Mehmet Uzun … Sayın Uzun ile son dönemin tartışmalı konusu olan “İş Sağlığı ve Güvenliği” hakkında röportaj yaptık.
Ama öncesinde iş kazalarıyla ilgili birkaç istatistikten bahsedelim,
Uluslar arası çalışma örgütünün yapmış olduğu araştırmalara göre,
Her 3 dakikada 1 kişinin öldüğü,
Her bir saniyede 3 iş kazasının olduğu,
Her yıl 120.000.000 iş kazası olduğunu ve bu iş kazalarının 210.000’ ölümcül kazalar olduğunu açıklamıştı.
Türkiye’deki iş kazalarını ve sektörlere göre dağılımları incelediğimizde,
Türkiye İstatistik Kurumunun Yaptığı Sektörlere Göre İş Kazası Geçirenlerin Oranı,
2007-2013
Sektörel olarak incelendiğinde, madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %10,4, elektrik, gaz, buhar, su ve kanalizasyon sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %5,2 iken, inşaat sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı %4,3 oldu. Sektör bazındaki sonuçlar, 2007 yılı sonuçları ile karşılaştırıldığında iş kazası geçirenlerin payı madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe 0,1 puan artarken, inşaat sektöründe 0,2 puan azaldı. Elektrik, gaz, buhar, su ve kanalizasyon sektöründe iş kazası geçirenlerin oranı ise değişmedi. İş kazası geçiren sayısında en büyük payı alan imalat sanayi sektöründe ise iş kazası geçirenlerin oranı 1,8 puan azalarak %3,3 olarak gerçekleşmişti.
Öyle gözüküyor ki 2014 yılının Mayıs ayındaki 301 maden işçisininhayatını kaybetmesi ve diğer iş kazalarıyla birlikte bu sayı biraz daha arttı! Peki neler yapılmalı? Bu iş kazalarının önüne nasıl geçebiliriz?
İşçinin güvenli bir çalışma ortamında çalışması için neler yapılmalı ne gibi önlemler alınmalı konusunda Endüstri Mühendisi, İş Güvenliği Uzmanı Sn. Mehmet Uzun’a “iş sağlığı güvenliği” konusunda çok önemli sorular sorduk işte o sorular ve uzmanımızın verdiği cevaplar;
• İş sağlığı ve güvenliği nedir? Biraz tarihinden bahseder misiniz?
İşyerinde işin yürütülmesi ile ilgili olarak meydana gelen tehlikelerden, sağlığa zarar verebilecek şartlardan korunmak ve daha iyi bir iş ortamı oluşturmak için yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalar olarak ifade ediyoruz.
İş güvenliğinin tarihi insanlık tarihi kadar eski, kaynaklarda ulaşabildiğimiz en eski kayıtlar M.Ö. 2000 yıllarına kadar dayanıyor. O dönemde Babil-Hammurabi Kanunlarında inşaatlar sırasında oluşan ölümler ve hasarlarla ilgili yüksek cezalarda belirtilmiş ve çalışanların hakları korunmaya çalışılmıştır.
Ülkemizde ise İş Güvenliği ile ilgili çalışmaların 1865 yılında Dilaverpaşa Nizamnamesi ile Kömür İşletmelerinde çalışmalar yapılmıştır. Daha sonra 1869 yılında Maadin Nizamnamesiyle iş kazasına uğrayan ailelere tazminat ödeme hakkı tanınmıştır.
Cumhuriyet döneminde ise İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili yapılan ilk çalışmalar 1930 yılında Umumi Hıfzısıhha Kanunu ve 1580 sayılı Belediyeler Kanunudur. 1936 yılında 3008 sayılı kanun o dönemin koşullarına göre İş Sağlığı ve Güvenliği alanında az da olsa bazı düzenlemelere yer verilmiştir. 1971 yılında 1475 sayılı kanunda bazı iyileştirilmeler yapılmış olup, 2003 te 4857 sayılı Kanun ve 2012 yılında ise tarihimizde ilk defa tam anlamıyla bir İş Sağlığı ve Güvenliği olarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu devreye alınmıştır.
• Türkiye’yi ve dünyayı derinden etkileyen; ne yazık ki Soma’ daki 301 maden işçisinin ölümüyle sonuçlanan bir maden kazasıyla karşılaştık. Bunun gibi göçük altında kalan madencilerin, tersanede ölen işçilerin ve daha pek çok iş kazalarının önüne geçmek mümkün müdür?
İş kazalarının önlenmesi; İşçi, İşveren ve Devletin atacağı adımlarla gerçekleşecektir. Öncelikle İşverenin bu konuda titiz davranması, İş Güvenliği için alınması gereken önlemleri bir zorunluluk değilde, bir iş kültürü olarak benimsemesi ve çalışana bu konuyla ilgili bilincin artırılması açısından eğitimlerin verilmesi, gerekli kontrollerin periyodikleştirilmesi gerekmektedir. Bunun yanında Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan bilinçlendirme çalışmalarının artırılması ve denetleme çalışmalarının da sıkılaştırılmasıda en önemli faktörlerden birisidir.
İş kazalarının oluşma sebeplerini incelediğimizde bunların %50 sinin kolaylıkla önlenebilir olduğunu görüyoruz. %50’lik bu bölümün Emniyetsiz Davranışlar olarak nitelendirdiğimiz çalışandan kaynaklandığını ve eğer işveren tarafından gerekli bilinç düzeyi oluşturulup, gerekli eğitimler verildiği takdirde iş kazaların %50’lik bölümünü oldukça kolay önleyebiliriz.
Bununla birlikte işverenin yaptırdığı Risk Analizine göre risklerin belirlenmesi ve bu risklere göre aksiyon planlarının oluşturulup, bu plan dahilinde yapılacak gerekli düzenlemeler ve iyileştirmeler doğrultusunda diğer %50 lik bölümününde azaltılabileceği hatta önlenebileceği görülecektir.
• Devletin İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda yaptığı yeni düzenlemeler nelerdir?
Yapılan düzenlemelerden bahsetmemiz için önce bu konuyla ilgili geçmişte yapılan çalışmalardan bahsetmemiz gerekmektedir, 2003 yılında Avrupa Birliği kriterleri göz önüne alınarak 4857 sayılı İş Kanunu yürürlüğe girdi. 4857 sayılı İş Kanununda iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin bazı düzenlemeler söz konusu idi. Ancak, memurların bu Kanun kapsamı dışında bulundurulması gibi bir takım eksiklikler mevcuttu ve İş Sağlığı ve Güvenliği ihtiyaçlarını tam olarak karşılamıyordu.
Bundan dolayı 2012 yılında Türkiye’de iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlemek, iş sağlığı ve güvenliğinin bir lüks olmaktan çıkartılarak çalışma yaşamının genel standardı haline gelmesi amacıyla 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yürürlüğe girdi. 6331 sayılı Kanunla bütün çalışanlar kapsam altına alındı, sektör ayrımının kaldırılması, işçi-memur ayrımının ortadan kaldırılması gibi uygulamalar aşamalı olarak devreye alınmaya devam edilmektedir. Bu kanunla amaç çalışanın sağlığına önem vermek ve gerekli önlemleri alıp, eğitimleri vererek, iş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi, ülkemizde iş kazaları ve meslek hastalıklarından kaynaklanan yıllık 5,5 milyar TL lik kayıbın önlenerek ülke ekonomisine de katkı sağlayacaktır.
• İşveren ve çalışanların yükümlülükleri nelerdir?
İşverenin yükümlülüklerini 5 ana başlık altında toplayabiliriz; Çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamak, risk analizinin yapılması, çalışanların sağlık ve güvenlik yönünden uygunluğunun kontrol edilmesi ve denetlenmesi, çalışanların tehlike bulunan alanlara girilmemesi için tedbirleri almak,
Çalışanların yükümlülükleri ise; İş Sağlığı ve güvenliği ile aldıkları eğitim ve talimatlar doğrultusunda, kendileri ve beraber çalıştıkları kişilerin sağlık ve güvenliğini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdürler.
• Hangi işyerleri iş sağlığı ve güvenliği kapsamındadır?
6331 sayılı kanuna göre kamu ve özel sektöre ait bütün işleri ve işyerlerini, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerini, çırak ve stajyerler dâhil tüm çalışanları faaliyet konularına bakılmaksızın kapsamaktadır.
Bu nedenle çalışanı olan tüm sağlık kuruluşları (muayenehane, poliklinik, merkez, hastane) kapsam içindedir.Çalışan istihdam etmeyen yani çalışanı olmayan sağlık kuruluşları (işyerleri) kanunun kapsamı dışındadır.
• İş yerleri iş sağlığı ve güvenliği kapsamında kimlerden hizmet alabilir? Hizmet almaz ise yaptırımları nasıl olur?
İş verenler, iş yerlerinde, iş güvenliği uzmanı bulundurabilir veya bakanlık tarafından yetkilendirilmiş Ortak Sağlık Güvenlik Birimi (OSGB)’ den hizmet alabilirler.
Ancak bir hizmet işletmesi seçiminde referanslarının ve iş kalitesinin kontrolü çok önemlidir. Aksi takdirde sadece fiyata bakarak firma seçme yaklaşımının sonucu mağduriyet olmaktadır.
Kanun kapsamında hizmet alma zorunluluğu olan işletmeler bu hizmetleri almamaları durumunda 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda belirtilen cezai yaptırımlarla karşılacaklardır. Ayrıca örnek verilecek olursa ölümlü bir iş kazası sonrası işveren tazminatlarla, kanunda belirtilen cezalarla hatta hapise girme durumu bile sözkonusu olabilmektedir.
• İş sağlığı ve güvenliği kapsamında vermiş olduğunuz bilgiler için çok teşekkür ederiz. Son olarak neler söylemek istersiniz?
Öncelikle tüm çalışanları ilgilendiren böyle hassas bir konuyla okurlarınızı bilgilendirdiğiniz için ben size teşekkür ederim. Tüm çalışanlar için sağlıklı ve kazasız bir çalışma hayatı diliyorum.
Leave a reply